21 Comments
Dec 7, 2019Liked by Redd

Aynı şehirde geçen bir ömürden sonra konfor alanımdan çıkıp başka bir ülkeye yerleştim. Yıllar önce filmini izleyip büyülendiğim Operadaki Hayalet’i Broadway’de izledim. Bir müzenin yaz kampında çalıştım ve çalışan kartım müzelere ücretsiz girebilmemi sağladı. Van Gogh, Monet, Munch, Klimt, Picasso, Basquiat, Da Vinci ve daha nicesinin fırça darbelerine yakından bakma güzelliğine eriştim. Araba kullanmayı mecburiyetten de olsa öğrendim. Bir hevesle aldığım ukuleleyle artık en sevdiğim şarkıyı çalabiliyorum. Bir süre ayrı kaldığımızda yeğenlerim bana sarılıp seni özledik diyorlar ki bu da teyzelik makamında bir zaferdir. Müzede bir ressamla bakışmak kadar sıcak hissettiren son zaferimse İnceliklere dahil olmak.

Expand full comment
author

Nihayet Dirmit'i seyredebildim. O kadar güzeldi ki. Ankara'yı daha az özlemeyi başardım. Favori dergim Notos Öykü'nün editörü Semih Gümüşle tanıştım, ondan dersler aldım. Sık sık vapura bindim. Bir tıp profesörüyle arkadaş oldum, aynı kitapları seviyormuşuz. Nesil farkının kıymetsizliğini anladım. Hayatımda ilk defa bir ajandayı alıp kenara koymadım, şu güne kadar kullandım. Seneler evvel okuduğum ama artık hatırlamadığım romanlara geri döndüm, büyümüşüm, bakış açım değişmiş: Huzur, Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği, Gecenin Sonuna Yolculuk, Sevgili Arsız Ölüm. Yazın güzel limonatalar yaptım. Dünyanın en güzel kitap kapağına sahip olan kitabın baskısını Beyoğlu'nda buldum. Tatlı Hayat'tan en sevdiğim iki oyuncuyu bu kez sahnede seyrettim. Yıllanmış bir hayalimin peşimden gitmeye başladım: İncelikler.

Expand full comment
Dec 9, 2019Liked by Redd

Kendimi affettim. Kendime en anlamlı hediyem bu oldu. Geçen berbat günlerin üstüne telafi edici, güzel ve uzun bir tatil yaptım. İkinci üniversitemi bitirdim. Yüksek lisansa başladım. Denize doğru sallanabileceğim bir salıncak keşfettim. Günbatımından büyülenmeye başladım. Hiç kimseyi tanımadığım, hiçbir yerini bilmediğim bir şehre tek başıma yerleştim. Kendimin, potansiyelimin farkına vardım. İç huzurumu yakaladım. Sevdiklerimi daha çok sevdim. Büyük konuştuğum bir şey başıma geldi ve bunun savaşını veriyorum, hem tatlı hem hüzünlü bir savaş. Anladım ki her şey mümkün. Göz kararı yemek yapabilmeyi öğrendim. Mükemmeliyetçi yanımı durgunlaştırdım. Her şeyiyle büyüdüğümü ilk defa bu kadar hissettiğim için teşekkür ederim 2019. Dibe batıp göklere çıkmayı tattığım bir yıl olarak hep kalacaksın benimle.

Expand full comment
Dec 9, 2019Liked by Redd

Büyüdüm ! Bozkırlar arası yaşadığım göçün tozunu yeni alabildim. Kelimelerim bu yıl da yoldaşım oldu. Haydar Ergülen’ i tanıdım, Mehmet Güreli’ye Boris’i sorabildim. Herkese göre küçük olan çocukluk hayallerimi yaşadım. Sahnelere döndüm ,bol bol sahne alkışı duydum. Mesleğimi anlattığım çocuklar tanıdım. Yerel gazetelere yazdım. Yıllar sonra mimariye merak saldım. Mimarlık 101 kitabıyla heyecanım arttı ikinci üniversite olarak Kültür Tarihi okumaya başladım. En çok Çağan Irmak’ın Ulak filminden etkilendim. En önemlisi çokça ”bilmiyorum” ve ”hayır” dedim. Köşeme çekildiğim ve değişimi gördüğüm bu sene beni yorsa bile 2020 ‘yi umutla bekliyorum

Expand full comment

Çok sevdiğim Uykusuz çizeri Cem Güventürk ile tanıştım ve hatta Adana kebap nasıl yenir onu öğrettim. Nihayet Engin Geçtan kitaplarını okudum. Koruyucu-önleyici çalışmalar yapan Travma Odaklı Psikososyal Destek Ekibi'ne seçildim ve sayısız eğitim aldım. Bu kapsamda ilk eğitimimi verdim. Kadın üzerine yazdığım bir yazı dergide yayınlandı. Kötü olarak adlandırdığım hislerime karşı kibar olmayı başardım. Hayatımda ilk defa spora yazıldım ve istikrarlı oldum. Çocuklarla çokça oyun oynadım ki yetişkin yaşantısında bundan keyif almak da bir zaferdir diyelim. Landon Pigg'in çok güzel şarkıları olduğunu keşfettim ve en önemlisi kendime tahammül ettim.

Expand full comment
Dec 10, 2019Liked by Redd

Tek başıma seyehat etmeye başladım. Yurtdışında ve Türkiye'de pek çok şehre gittim tek başıma. Kendime özgüvenim geldi ve aslında korktuğum şeylerin ne kadar da küçük şeyler olduğunu gördüm. Bu da benim zaferim sanırım.

Expand full comment
Dec 9, 2019Liked by Redd

Yaşanılan ve yaşanılması arzu edilen onca şeyden sonra her şeyi kabullendim. Bu kabulleniş şaşkınlığımı da azalttı bir nebze. Kedileri sevebilmeyi öğrendim. Birçok anı biriktirdim, günleri fotoğraflardan takip ettim. Hep hayalini kurduğum dövmeyi yaptırdım. Gece denize girip gün doğumuna kadar yıldızları seyrettim. Fiziksel olarak yürümektense, içimde bir şeylerin oturmasını bekledim. Hayır demeyi ve kararlarımdan pişmanlık duymamayı öğrendim. Küçük prens kitabını her eksik hissettiğimde yine okudum. Altını çizdiğim yerler hala aynı şekilde anlam ifade ediyorlar, bu da birçok yetişkin gibi duyarsızlaşmadığımı gösterir. İçsel olarak çok değişim ve gelişim gösterdiğim bir yıldı. Bakalım 2020 neler getirecek :)

Expand full comment

Okuduğum bölümle bu yıl tanıştım ve ardından bu yıl üniversiteden mezun oldum. İyi veya kötü verdiğim kararların yine bana ait olduklarını kabul ettim. Çoğu insana gülümsemeyen yanımdan vazgeçtim, tahammül eşiğimi yükselttim. Godard filmlerini bitirdim, en sevdiğim serseri aşıklar oldu. Gün doğumlarını izlemek için erken uyandım. Yurt dışında staj yapmak için başvuru yaptım, sonucunu çok merak ediyorum.

Expand full comment
Dec 9, 2019Liked by Redd

Hayalim hep İstanbul’da tıp okumaktı ama üniversite sınavında olmadı Kıbrıs yazmak zorunda kalmıştım çok ağlayıp çok çalışarak 2 yılın sonunda İstanbul’a geçiş yaptım. Geçiş yaptığıma 2 ay inanamadım sanki başkasının hayatını yaşıyor gibi hissettim, çok şartlamışım galiba kendimi. Kıbrıs’ta tiyatroya gidemiyordum çok ders çalışıyordum, sonunda iki üç haftada bir gitmeye başladım. Sıradaki biletim Bir Deli’nin Hatıra defterine, Erdal Beşikçioğlu oynayacak ben de hayran hayran izleyeceğim. Şunu yapmadan geçme diyebileceğiniz tüm fikirlere açığım.. Ha bir de okulumun önünden geçerken tüm otobüstekilere bakın burası benim okulum diye bağırmak istiyorum bunu da 2020de gerçekleştirdiğimde yazacağım.. Bayıldım fikrinize, sağlıcakla

Expand full comment
Dec 9, 2019Liked by Redd

Norveçli yazar Erlend Loe 2019 yılında keşfettiğim en müthiş yazar! Tek başıma Doğu Karadeniz turuna gittim ve kısacık hayatımdaki en güzel anları yaşadım, yeşile doymak, özgür olmak, nefes almak böyle bir şeymiş, dedim sürekli kendime. Bir ayrılık yaşadım, çok üzüldüm ve hayatın bize karşı her zaman nazik olmayacağını, nazik olmamız gereken kişinin kendimiz olmamız gerektiğini öğrendim. Kendime sık sık hatırlattım: hayatta her şey mümkün ve hiçbir şey durağan değil. Her şeye rağmen bu yıla da teşekkür ederim, beni bir yıl daha büyüttü ve 2020’ye hazırladı.

Expand full comment

Bir köy okulu kütüphanesi için gereken paranın 4 katını topladım. Önümüzdeki yıl çocuklarla tanışmaya gideceğiz, mutluyuz. Not: çocuk kitabı bağışlamak isteyenler yeni eski fark etmeksizin bana ulaşabilirler. Belki bu başarıyı sizlerin de sayesinde 2020 yılında da yaşarım.

Expand full comment

Önce sıradan zaferlerim; birinci sıradan zaferim hayatta kalmak oldu. Ölümü dansa kaldırdığım her seferde, hayatta kalmayı seçtim. İçimin bir yanının, hayata sandığımdan daha fazla bağlı olduğunu gördüm. O yanıma saygı gösterebilmeyi öğrendim. Kendime rağmen, kendim için!

İkinci sıradan zaferim ise kendimi tanımak konusunda yol almak oldu. İçimdeki bütün seslerle birlikte kimim, neyim, nasıl bir şeyim? Artık sorularım kadar cevaplarım da var kendime dair. Okyanusun ortasında boğulurken, bir can simidine sahip olmak gibi bir şey oldu bu benim için. Yüzmeyi de öğreneceğim, zamanla.

İçimdeki sesleri hizaya dizmeyi, sıra ile konuşmalarını sağlamayı ve ne söylerlerse söylesinler onları dinlemeyi öğrendim. Bana zarar verecek olan söylemleri anında fark etmeyi ve onlara karşı hamle yapmayı öğrendim. Yani kendimi kendimden korumayı.

Hemen akabinde yaşama becerisi nasıl edinilir onu öğrendim. Yaşamak konusunda birkaç küçük fikrim oldu, biraz da çabam. Bu konuda kendimi; çatırdayıp, toprağa kök salan bir tohum gibi hissediyorum.

Örgü örmeyi öğrendim. Ve bununla birlikte öfkemi nasıl kontrol edebileceğimi, anksiyete krizlerimle nasıl başa çıkabileceğimi, kendimi nasıl sakinleştirebileceğimi de tabi. Hi5!

Nefes egzersizlerine ve meditasyona geri döndüm. Nefesimle birlikte kendimi, dünyayı ve yaşamı izlemeyi öğrendim. Bu beni daha sakin, daha anlayışlı ve geniş kalpli bir insan yaptı.

Erteleme hastalığımı iyileştirebilmek için sayısız şey deneyip en sonunda kendi yöntemlerimi buldum; evet, birkaç tane. İhtiyaca göre seçip kullanıyorum :) Paylaşıma açığım.

Kafamın içinde kendime çizdiğim sınırları gördüm. Yararsız olanları tespit edip, onları ortadan nasıl kaldırabileceğime dair çalışmalar yapmaya başladım.

Herhangi bir konuda ne istediğimi anlayabilmek için kendime bir yöntem geliştirdim ve bu, hayatımı inanılmaz kolaylaştırdı. Çünkü hiçbir zaman ne istediğini tam olarak bilebilen bir insan olmadım.

İki yıllık kovalamacanın ardından canım Ankara’da Suç ve Ceza’yı izledim. Bu zafere kadeh kaldırılır sevgili arkadaşlar.

Son beş yıldır görmek isteyip de bir türlü göremediğim İzmir’i gördüm. İki sahaf, bir balık restoranı keşfettim. Çantalar dolusu kitapla döndüm, hihihi.

Kitap demişken; kendime kitaplık aldım. 3 yıl önce tek bir kitapla geldiğim bu şehirde, bugün rafları dolu bir kitaplığım var.

Çanakkale’ye üçüncü kez tatile gittim. Her seferinde biraz daha keşfediyor, bir kez daha âşık oluyorum o şehre.

Çizim yapmayı öğrenmeye başladım. Birazdan devrilecekmişçesine çizdiğim evlerden, perspektif kullanarak evler çizmeye evrildim.

İki yıldır ihmal ettiğim mektup arkadaşlarımın gönlünü alıp, #birkitapbirmektup etkinliğini yeniden hayata geçirdim.

Artık kendimle savaşmayı bıraktım, yaşamak işinin bu şekilde olmayacağını kavradım. Barışmak, affetmek, sarılmak konusunda daha yetenekli bir insana dönüşüyorum.

Ve son olarak, bildiğim en dibe düştüğüm o anda, kendimi yüzeye fırlatacak enerjimin olmadığını fark ettiğim o anda nasıl hayatta kalabileceğimi öğrendim. Bazen yalnızca durmak gerektiğini, yalnızca nefes alıp durmak gerektiğini öğrendim.

2019 başlarken; “Bu yıl çok güzel bir yıl olacak!” demiştim. Hayatımın en zor fakat en güzel yılı oldu.

Sıra 2020 hayallerimde.

Sizi okurken fark ettim ki ben de dans etmeyi öğrenmek istiyordum bir zamanlar. Neden olmasın? Bu yıl, ruhuma ayak uydurabileceğim ritimdeki o dansı öğreneceğim. Tabi önce o dansın ne olduğunu keşfedeceğim.

Tezi bitirsem iyi olur. Bitireceğim.

Alanımla ilgili yapmak istediğim birkaç şey var. Bunlardan biri podcast çalışması. Bu konuda araştırma yapıp bu işi öğreneceğim. Bir diğeri de yine alanımla ilgili derli toplu yazılar hazırlayıp bir blog üzerinden onları paylaşmak. Hatta öğrenciler ile etkileşime geçip, özellikle sınav dönemlerinde onlara yardımcı olabilmek istiyorum.

Aklımda, çocuklar için bir yaz okulu projesi var. Felsefe, edebiyat, sosyoloji, sağlık ve sanat alanlarında yaşlarına uygun atölyeler yapmak istiyorum. Bunu enine boyuna düşünüp, tartışıp, geliştirmek ve ilgili kurumlara kabul ettirebilmek istiyorum. Bu konuda her türlü fikre ve desteğe açığım.

Tarif defteri tutacağım. Vejetaryen ve vegan tariflere özel bir bölüm ayıracağım. Mutfağa daha çok girip, kendi tariflerimi yazacağım. Why not?

Ahaa, bu yaz yüzmeyi öğreneceğim! Çünkü kendimle olan güven problemimi çözdüm, bence vakti geldi.

Ve 2020 boyunca bu listeyi güncelleyip, ekleme yapabilmek istiyorum. Planlı olma konusunda beceri kazanabilmeyi, kendime daha fazla söz verebilmeyi ve verdiğim sözleri tutabilmeyi istiyorum.

Ha bir de abarttığımın farkındayım, fakat bu “sıradan zaferler ve 2020 hayalleri” kısmı bana büyük değerlendirme yaptırıyor haftalardır. Belki 2020’de abartma konusunu da çözüme ulaştırırım. Olamaz mı? Olabilir.

Expand full comment